ABD tarihinde bir birinci yaşandı. Eski devlet lideri Donald Trump’a ceza davası açıldı
Patronlar Dünyası – Analiz
Suçlamaların ayrıntısına geleceğim lakin sanırım sıkıntıya evvel, daha geniş bir açıdan bakmak gerekli. Trump’ın hakim karşısına çıkması, muhteşem zahmeti artık tartışmaya açılan ABD için ne manaya geliyor? Sonda söyleyeceklerimi en başta söyleyip, sonra detaylandıracağım:
Trump, ABD yerleşik sistemi için kırsaldan, muhafazakarlardan ve yeni sermayeden gelen bir ‘anti-kahraman’. ABD’nin yerleşik siyasi sistemi için temel sarsan ve can sıkan bir aktör. Ve ülkenin fay sınırlarını yerinden oynatan bir sarsıntı. Uzun lafın kısası, ABD hiç olmadığı kadar kutuplaşmış ve ayrışmış durumda. Trump da bu hastalığın nedeni değil sonucu. Bana kalırsa Amerika artık ‘birleşik devletler’ değil. Amerika Birleşik Devletleri (United States of America) yerine Amerika Bölünmüş Devletleri (Divided States of Amerika) desem çok da mübalağa etmiş olmam.
Bu tahlilin altını doldurmak için, evvel son gelişmeleri ve bu gelişmelere neden olan tarihi olaylara biraz değinmek gerek. Ne oldu da Trump, kendini hakim karşısında buldu?
Aslında tansiyon iki haftadır had safhadaydı. Trump, savcıların çok yakında hakkında iddianame hazırlayacağını biliyordu. Kendi kurduğu toplumsal medya platformu Truth Social üzerinden sık sık destekçilerini harekete geçirecek açıklamalar yapıyordu.
Beklenen haber geçtiğimiz hafta geldi, büyük heyet kararını verdi ve ceza davası açıldı. Trump, 16 sayfalık iddianamede, 34 başka hususta, 2016 Başkanlık seçimleri sırasında porno yıldızı Stormy Daniels’e 130 bin dolarlık “sus payı” ödemesiyle ilgili olarak seçim kampanyası yasası ihlali ve kelam konusu ödeme kapsamında işyeri kayıtlarında sahtekarlık yapmakla suçlandı.
Jürinin bu kararı sonrası kutuplaşan ABD adeta barut fıçısına döndü ve Trump hakim karşısına çıkana kadar gergin bekleyiş sürdü. Trump destekçilerinin, seçimin kaybedilmesinin akabinde Kongre binasını basması hala hafızalarda taze. ABD’li yetkililer de benzeri sahnelerin tekrar etmesine rağmen güvenlik tedbirlerini artırdı. Lakin, korkulan olmadı.
Dün yaşanan tarihi olaylara gelelim. Trump prosedür olarak gözaltına alındı… Mahkemede hakkındaki suçlamalar Trump’ın yüzüne okundu… Parmak izi verdi… Lakin Trump’a kelepçe takılmadı… Suçlamaların tamamını reddetti… ABD basınında mahkeme salonunda çekilen fotoğraflarına atıfla Trump’ın yüzünün ‘taş üzere soğuk’ göründüğü yorumları yapıldı.
Tüm bunlar olurken Trump destekçileri ve tersleri mahkeme binasının dışında sloganlar atıyordu. Lakin tansiyon, fizikî şiddete dönüşmedi. Lakin duruşma sonrası Trump’ın yaptığı açıklamalar 2024 başkanlık seçimlerinin, bol türbülanslı bir ortamda gerçekleşeceğinin işareti oldu.
Trump, Florida’daki malikanesinde kameraların önüne geçti ve sert sözler kullandı. Trump’a nazaran ABD ‘cehenneme sürükleniyor ve dava ülkesine bir hakaret’ niteliği taşıyor. Trump ‘böyle bir şeyin Amerika’da olabileceğini asla düşünemezdim. Benim işlediğim tek cürüm, ulusumuzu onu yok etmeye çalışanlara karşı şiddetle savunmaktır,” tabirlerini kullandı.
Trump’ın en dikkat cazibeli sözleriyse suçlamaları “aşırı solcuların, ülkede daha evvel görülmemiş bir ölçekte kitlesel seçim müdahalesi” biçiminde tanımlaması oldu. Trump’a nazaran “bu geçersiz dava yalnızca yaklaşan 2024 seçimlerine müdahale etmek için açıldı.’’
Peki bu süreç Trump’a ziyan mı verir, yarar mı sağlar? Tahliller ikincisine işaret ediyor.
Trump’ın Aralık ayına kadar yine mahkemeye çıkması beklenmiyor. Bu yılın sonu değerli, zira Cumhuriyetçi Parti’nin lider adayını belirleyeceği ön seçimleri var. Davanın Trump’ın yelkenlerini pek ala rüzgarla doldurabilir. Zira Trump’a karşı iddianame hazırlandığından bu yana anketlerde popülerliği yükseldi ve kampanyasına bağışlar 10 milyon dolardan fazla arttı. Yani Trump’ın ‘siyasi bir cadı avının kurbanıyım’ tezi şimdilik işe yarıyor üzere görünüyor.
Unutmamak gerek, Trump yalnız da bırakılmış değil, partisi de ardında. Cumhuriyetçi Parti’nin ağır toplarından Mitt Romney davanın siyasi bir ajandası olduğu tezinde. Demokrat Parti’ye gelince… Adeta essizlik yemini etmiş durumdalar. Lider Joe Biden başta olmak üzere, Demokratlar cephesinden yorum gelmiyor.
Uzun lafın kısası, önümüzdeki yılki başkanlık seçimlerine bir defa daha Trump ve onun temsil ettiği kıymetler ve ülkedeki kutuplaşma damga vuracak üzere görünüyor. Trump’a dayanak veren ABD’lilerle daha evvel tekraren konuştum. Hepsinin Trump’a destekteki ortak noktaları şunlardı: – Muhafazakar bedelleri savunması -Eski sermayeyle, toplumsal medya devleriyle çatışması – Yerleşik siyasi nizamı sarsması.
Öyle görünüyor ki Amerikan siyasetinde bugünlerde yaşananlar beklenen büyük sarsıntıların öncüsü.
patronlardunyasi.com
