Pelister: Kimya dalımıza de KDV ve ÖTV dayanağı bekliyoruz
İstanbul Kimyevi Unsurlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) İdare Konseyi Lideri Adil Pelister, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı temel besin eserlerindeki KDV’nin düşürülmesi ve Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin açıkladığı ‘Türkiye İktisat Modeli Yeni Adımlar ve Enflasyon Tedbirleri’ ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati tarafından ayrıntıları açıklanan Kredi Garanti Fonu (KGF) kapsamındaki 60 milyar TL’lik paketin iş dünyası ve kimya kesiminin geleceği açısından değerli bir adım olarak gördüklerini belirten Pelister, 3 farklı takviye paketiyle KOBİ’lerin ve ihracatçıların sermayesini güçlendirecek finansmana ulaşmasının destekleneceğini söyledi.
Bilhassa kalkınma planlarındaki öncelikli amaç bölümler ortasında bulunan kimya bölümünün yatırım takviye paketinden yararlanabileceğine dikkat çeken Pelister, “Yatırım kredilerinin azami 2 yılı ödemesiz, 8 yıl olacağı açıklandı. KOBİ’lerin 25 milyon, büyük şirketlerin 100 milyon TL’lik yatırım kredisine yüzde 16 faizle ulaşabileceği belirtildi. Kimya bölümümüzde katma kıymeti yüksek yerli ve ulusal üretimi önemsiyoruz. Bu açıdan 60 milyar TL olarak hazırlanan paket meblağının biraz daha artırılmasını ve KOBİ ihracatçılarımıza verilen takviyenin biraz daha pekiştirilmesini de bekliyoruz.” dedi.
“Yeni yatırımlara gereksinim var”
Türk kimya bölümünde ithalat bağımlılığını azaltmak için yeni yatırımlara muhtaçlık olduğunu belirten Pelister, “Bu mevzuda Teknoloji Odaklı Sanayi Atağı programı ile birlikte bu stil yatırım ve ihracatı destekleyici paketlerin olması da bölümümüz ismine memnuniyet verici. Bununla birlikte Sayın Cumhurbaşkanımızın açıkladığı temel besin eserlerindeki KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesi de enflasyonun seyri açısından olumlu bir tesir yaratacaktır. Enflasyonla gayret kapsamında öbür kesimlere hammadde ve yarı mamul tedariği sağlayan kimya kesimimizde de KDV ve ÖTV üzere sarfiyatların düşürülmesi yahut azaltılması gerektiğine inanıyoruz.”
