Sunday Times: Türkiye aç insanların yaşadığı ülke
İngiliz gazeteleri Sunday Times ve The Observer 2023 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimlerini tahlil etti.
İngiliz Sunday Times gazetesinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ömrü ve seçimler ile ilgili tahlilinde Louise Callaghan imzalı makalede, “Erdoğan 20 yıldır tuttuğu gücü kaybetmek üzere mi” başlığı kullanılırken seçim için de “Kritik bir ehemmiyeti var” yorumu yapıldı.
ERDOĞAN YENİLEBİLİR
2019 yılında yapılan lokal seçimlerde İstanbul ve Ankara’da muhalefet bloğunun zafer kazanmasının Erdoğan’ın yenilebilir olduğunu gösterdiği belirtilirken, “İstanbul’daki birinci seçim sonucuna itiraz eden Erdoğan’ın partisi AKP daha büyük bir farkla kaybetti. İmamoğlu umut ve değişim vaadiyle kazandı. Bu ileti Erdoğan’ın 25 yıl evvel verdiği mesajdı” yorumu yapıldı.
İNSANLARIN AÇ OLDUĞU ÜLKE
Analizde, “İktidardaki 16 yılda ülkenin AB üyeliği için müzakere eden bir ülke Türk Lirası’nın hür düşüş yaşadığı ve insanların aç olduğu bir ülkeye dönüştü. Ucuz ekmek kuyrukları uzadı. Manavlar artık çocuklarını beslemek için bir kilo domatese parası yetmeyen annelere bir domates satıyor” denildi.
KILIÇDAROĞLU BATI İLE BAĞLARI DÜZELTMEYİ VAAD EDİYOR
İngiliz medyasında yer alan makalede, “AKP artık umudu değil baskıyı sembolize ediyor. 14 Mayıs’ta Türkiye yıllardır en değerli seçimlerine hazırlanıyor. Erdoğan, 74 yaşındaki Kılıçdaroğlu’nun karşısında olacak. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın doğuşçu tarzının karşısında daha sakin bir yaklaşıma sahip. Kılıçdaroğlu, Türkiye demokrasisini tekrar kurmaya ve AB’ye üyeliğe geri dönme ve Batı ile bağları düzeltme vaadini veriyor” tabiri kullanıldı.
TÜRKİYE DEVASA DEĞİŞİMİN EŞİĞİNDE
Bugün Türk halkının Erdoğan’ın iktisat atakları sebebiyle ömür standartlarının düştüğü ve fiyatların arttığına dikkat çekilirken, “İfade özgürlüğü de dahil liberalizm aykırısı yaklaşım birçok seçmeni rahatsız etti. Artık Erdoğan’ın kaybedebilme ihtimali imkansız değil. Cumhuriyetin kuruluşundan 100 yıl sonra Türkiye yeniden devasa bir değişimin eşiğinde” denildi.
YALNIZ VE İRTİBATI YOK
Makalede, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arkadaşları ve akrabalarıyla da konuşulurken ismini açıklamayan fakat Erdoğan’a yakın olduğu belirtilen bir kişinin açıklamalarına da yer verildi. Haberde, “Erdoğan’a yakın olan biri onun yalnız olduğunu söyledi. Arkadaşlarına asla istemediği ve kendisini iktidar yapan insanlardan başka tutan sarayda kalmış” yorumu yapıldı. “Yalnız ve bağlantısı yok” başlığıyla hazırlanan kısımda Erdoğan’ın yalnızca İstanbul’daki konutunda birileriyle konuşmak için yakındaki bir kafeye gittiği de belirtildi.
‘SOSYAL MEDYAYI YÖNETEMEDİ’
Makalede, “AKP’li siyasetçiler bile özel olarak, yeterliliğin kaybolduğunu söyledi. Bugün Erdoğan’ın danışmanları tuhaftan, tesirli ve iş bitiriciye kadar uzanıyor. İbrahim Kalın, Fahrettin Altun, Hasan Doğan ve Selçuk Bayraktar’ın Erdoğan’ın en güvendiği isimler olduğu da belirtildi” yorumu yapıldı.
Sunday Times’taki makalede, “Fakat bu isimler toplumsal medyayı denetim etmeyi başaramadı. İrtibatları kopuk gözüküyor. Erdoğan’ın orman yangınları sonrasında vatandaşa çay fırlattığı ya da Şubat ayındaki sarsıntılardan kurtulan çocuklara oyuncak attığı manzaralar yayınlandı. Rastgele bir danışman bunları engelleyebilirdi” yorumu yer aldı.
‘AK PARTİ HALKTAN UZAKLAŞTI’
Analizde, “AKP, çağdaşlaştırıcı bir güç hissiyatını kaybetti. Birçok muhafazakar genç için sorun laiklerin baskısı değil. Onlar Twitter’da ya da TikTok’ta gözaltı riskine girmeden bir şey paylaşmaktan daha çok kaygı ediyorlar” denildi. Gazeteye konuşan ve Erdoğan’a yakın olduğunu söyleyen bir kişi ,”Erdoğan benim kahramanımdı, hala de o denli. Biz ilerleme gördük lakin bu ilerleme devam etmedi. AK Parti güç sebebiyle bozuldu ve merkez sağ köklerinden uzaklaştı. Artık önderleri temsil ettiği halktan uzaklaştı” yorumunu yaptı.
Gazeteye konuşan Hasan isimli bir Kasımpaşalı ise, “Ekonomi çok makûs. İş bulmak çok güç. Ve o bunlardan çok uzakta sarayında. Herkes ona dayanak vermişti” tabirini kullandı.
SEÇİMİN İKİNCİ TİPE GİTMESİ MUHTEMEL MI?
Makalenin son kısmında ise “Şimdi Erdoğan siyasi varlığını sürdürmek için gayret ediyor. Nisan ayının başında AKP’nin yaptığı ankette Erdoğan ve Kılıçdaroğlu ortasındaki yarışın çok yakın olduğu görülüyordu. Seçimin ikinci cinse gitmesi mümkün gözüküyor. AKP, Erdoğan kaybederse vazifesini bırakacağını vurguluyor. Seçimleri manipüle edebilecek mi? Şayet kaybederse ne yapacak? Ülkeden mi kaçacak yoksa siyasette kalarak sallantılı muhalefet koalisyonu karşısında yeni seçimlere kadar bahtını mı deneyecek” yorumu yapıldı. Tahlilde, “Mayıs ayında Erdoğan hala kazanabilir. Şayet kazanırsa Türkiye’nin Batı ile uyuşmazlığı, liberalizm tersliği ve Türkiye’yi Ukrayna-Rusya ortasında değerli arabulucu yapma gayretleri muhtemelen devam edecek. Ancak bu seçimin sonucu ne olursa olsun kıymetli bir değişiklik yaşandı” denildi.
Analizde bu değişiklik hakkında ise, “Erdoğan’ın iktidarı artık yenilmez görünmüyor. Erdoğan’ın Türkiye’yi tutma gücü zayıflıyor ve mahallî seçimlerin sonuçlarında gördüğü üzere demokrasi şaşırtan bir biçimde dirençli” yorumu yapıldı.
İngiliz The Guardian gazetesinin kardeş şirketi olan ve Pazar günleri yayınlanan The Observer gazetesinin, 14 Mayıs seçimleri ile ilgili baş yazı halinde hazırlanan tahlilinde, “The Observer’dan Türkiye yorumu: Erdoğan daha kırılgan gözüküyor” başlığı kullanıldı.
‘BİR ANDA KIRILGAN GÖRÜLDÜ’
Gazetenin Erdoğan’ın rahatsızlığı mercek altına alındığı tahlilinde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hafta canlı yayın sırasında hastalanınca biraz zayıf gözüktü. Başbakan ve cumhurbaşkanı olarak 20 yıldır iktidarda olan Erdoğan dikkatlice oluşturduğu sert ve yıkılmaz önder imajı oluşturdu. Ancak bir anda kırılgan görüldü. Bakanlar onun rahatsızlığının mide üşütmesi olduğunu söyledi ve Cumartesi günü mitinglere devam etti” yorumu yapıldı.
Makalede, “Erdoğan’ın olağandışı bir halde anketlerde rakibi Kemal Kılıçdaroğlu’nun gerisinde kalması siyasi tabanın değiştiğinin bir işareti. Uzmanlar, AKP ve MHP’nin mahallî seçimlerdeki İstanbul ve Ankara kayıpları sonrasında parlamentoda çoğunluğu kaybedebileceğini söylüyor” yorumu yapıldı. HDP başkanı Selahattin Demirtaş’ın muhalefet bloğuna takviyesini açıklamasının kritik bir kıymeti olduğu belirtilirken Kürt seçmenin seçmenlerin beşte birine denk geldiğine de dikkat çekildi.
‘EN DEĞERLİ BAHİS EKONOMİ’
Seçimlerin en kıymetli hususlarından birinin iktisat olduğu belirtilirken Şubat ayında yaşanan zelzelelere hükümetin müdahalesinin de tenkit oklarını üzerine çektiği aktarıldı. Erdoğan’ın bütün yetkileri eline almasıyla birlikte ülkenin problemlerinden sorumlu hale geldiğine dikkat çekildi.
Makalede, “Uluslararası arenada, Erdoğan Türkiye’nin dostları ve müttefiklerini Suriye ve Irak operasyonları, Rusya önderi Vladimir Putin’i desteklemesi ve İsveç’in NATO üyeliğini reddetmesiyle sık sık kızdırdı. Yabancı hükümetlerin oy hakkı yok. Ama Türk halkının var. Değişim vakti geldi” yorumu yapıldı.
NE OLMUŞTU?
Dün gece 22.00’de başlayacağı açıklanan yayın 23.30 başlarken, Erdoğan’ın canlı yayında gündemi değerlendirdiği sırada yayın kesilmişti.
O sırada soru soran Ülke TV Genel Yayın Direktörü Hasan Öztürk, rejiye ‘reklam’ dedi ve ayağa kalkmaya çalıştı.
O anlarda ekrana ‘eyvah eyvah’ sesi yansıdı ve kameralar Erdoğan’ı göstermeden program birden kesilmişti.
Program yaklaşık 20 dakikalık ortanın akabinde yine başladı.
Erdoğan, rahatsızlanmasıyla ilgili “Her şeyden evvel tabi üzerinize afiyet dün bugün ağır kampanya çalışmaları vardı ve bu kampanya çalışmaları sebebiyle de midemi önemli manada üşütmüşüm. Hatta bir orta programı iptal etsek yanlış anlaşılır mı diye de düşündüm. Dedim ki, artık kelam verdik gideceğiz. Tabi bu ağır mesai içinde bizler vakit zaman böylesi durumlarla karşılaşıyoruz. Sizlerden ve seyircilerimizden helallik diliyorum.” dedi.
Erdoğan yaklaşık 12 dakika daha yayında kaldıktan sonra program bitirildi. Programın sonunda açıklama yapan Erdoğan, “Ekranları başında bizi izleyen tüm vatandaşlarımdan da affımı bilhassa rica ediyorum” tabirlerini kullandı.
patronlardunyasi.com
